Sinüzit, uzun süredir devam eden öksürük ve ağız kokusu gibi şikayetlerin sebeplerinden biri olabilir. Halk arasında sinüzit genellikle sadece baş ağrısı ile ilişkilendirilir. Ancak hastaların bu durumun yanı sıra başka belirtilerine de dikkat etmeleri önemlidir. Çünkü baş ağrısı genellikle akut sinüzit belirtisi olarak ortaya çıkar.

Kronik sinüzit hastalarında ise önemli bir inflamasyon ya da akut ataklar olmadıkça baş ağrısı oluşmaz. Bu hastalarda ağız kokusu, öksürük ve geniz akıntısı gibi şikayetler daha yaygındır. Sinüzit, yüz kemiklerinde bulunan paranazal sinüslerin iltihaplanması olarak tanımlanır. Genellikle viral üst solunum yolu enfeksiyonu sonrasında gelişen bakteriyel enfeksiyonlar sonucunda ortaya çıkar. Tanı, uzman hekimler tarafından yapılan muayene sonucunda konur. Muayenede hastanın ateşi, burun içinde ve damak arkasında iltihaplı akıntının görülmesi veya radyolojik görüntüleme tekniklerinde sinüslerin tamamen kapalı olarak görülmesi ve hava-sıvı düzeylerinin varlığı gibi bulgulara dayanarak yapılır.

Sinüzit, akut sinüzit ve kronik sinüzit olmak üzere iki türde incelenir ve tedavi edilir. Akut sinüzit, bir üst solunum yolu enfeksiyonu olarak anlaşılmalıdır. Yani basit bir üst solunum yolu enfeksiyonu sonrasında ortaya çıkabilen ateş, iltihaplı burun ve geniz akıntısı gibi semptomlarla kendini gösteren bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık genelde antibiyotik, grip ilaçları, okyanus suları ile burun lavajı gibi basit tedaviler ile düzelir. Alerjik bünyesi olan hastalarda bu tedaviye ek olarak alerji ile ilgili tablet şeklinde ilaçlar ve burun spreyi de eklenebilir.

Kronik sinüzit ise daha uzun süreli, belirtilerin 3 aydan daha uzun sürdüğü, burun akıntısı, yüzde ağrı, baş ağrısı, gece öksürük atakları, halsizlik ve ağız kokusu gibi çeşitli belirtilerle kendini gösteren bir hastalıktır. Bu belirtilerin ortaya çıkma ihtimali, hastanın immün yanıtına, rahatsızlığa neden olan virüs, mantar veya bakterinin özelliklerine ve anatomik faktörlerin varlığına bağlı olarak değişir. Kronik sinüzitin tanısı ve tedavisi akut sinüzite göre daha karmaşıktır. Bu hastalarda genelde balgam, öksürük, geniz akıntısı ve ağız kokusu şikayetleri bulunur. Eğer hastalar grip olursa, akut ataklara neden olan sinüzitte başta dolgunluk, baş ağrısı ve ağırlık gibi şikayetler izlenir. Hastalarda uzun yıllar süren baş ağrısı, ağız kokusu ve geniz akıntısı olabilir. Dönemsel grip enfeksiyonu geçirdiklerinde ise baş ağrısı ile ilgili şikayetler artar. Geniz akıntısı sigara içen kişilerde, alerjik hastalığı olan kimselerde de görülebilir, ancak kronik sinüzitte olduğu kadar rahatsız edici olmaz.

Ağız kokusunun birçok sebebi olabilir. Sinüzit, yüz kemiklerinin içindeki boşluklarda bulunan irin, sarı-yeşil ve kalın kıvamda bir çeşit akıntının genze akmasına neden olabilir. Bu geniz akıntısının iltihaplı oluşu, bireyin nefesine hoş olmayan bir koku verebilir.

Sinüzite ilişkin ağız kokusu öncelikle medikal yöntemlerle tedavi edilir. İlaçlar yardımıyla bu iltihap giderilmeye çalışılır. İlerlemiş sinüzit vakalarında ise akıntı ilaçlarla tedavi edilemediği için endoskopik sinüs cerrahisine başvurulabilir.